8 Ekim 2022 Cumartesi

son yazı yahut içimdeki şarkının bitmesi üzerine veyahut bu da bir nesr-i muhzin- i diğer

 çok eskiden dinleyip sevdiğin, ezberlediğin bir şarkıyı mırıldanırken  şarkının bazı kısımlarını hatırlayamadığını fark ettiği bir an var insanın. tuhaf bir an oluyor bu unutuşu fark etme anı. ilk dinlediğin anın sonra şarkıyı daha çok sevmene neden olan anıların o şarkıya bir şekilde eklenmesi falan her şeyin bir çok şeyin temerküz ettiği şarkıyı içinden söylerken bir yerde sözlerin kesildiğini fark etmek adını ancak marcel proust gibi birinin koyabileceği bir anın yaşanmasına neden oluyor. otobüsle şehirler arası yolculuklar yaptığım sıralarda çok uzak bir yere gözüm takılırdı. otobüs ne kadar giderse gitsin asla yaklaşılamayacak asla geçilemeyecek gibi gelirdi başlangıçta o yer. ama bir yer gelir orayı da geçersin. nasıl geçtiğini fark edemeyeceğin kadar uzun bir andır o an. gideceğim yere vardıktan bir zaman  sonra zihnimde işaretlediğim o uzak yeri nasıl ve ne zaman geçtiğimizi düşünüp bulamam hiç. fark etmeden geçip gitmişizdir o uzak yeri bir şekilde.

bugün -yani 8 ekim 2022- sonbahar geldi adana'ya. ayaklarımın üşüdüğünü hissederek uyandım bugün ilk defa.  ince bir soğuk vardı. bugün adana'ya sonbaharın geldiğini hissettim. dilime dolanan çok sevdiğim bir şarkının bazı bölümlerini hatırlayamadığım bir gün de oldu bugün. büyük bir ceviz ağacı var apartmanın arka bahçesinde. bütün yaprakları sararmıştı onu fark ettim sabah camdan bakarken. adana'ya sonbahar gelmiş dedim içimden. sonra şarkı dolandı dilime. bir yer geldi sözlerin bir kısmını hatırlayamadım.  sanırım hayatımın da sonbaharı geldi dedim; bu defa içimden değil ama mırıldanarak. bunu ilk defa bugün hissettim. adana'ya da bana da sonbahar geldi. milyonlarca yıldır adana'ya sonbahar geliyor daha da gelecek. bana ilk defa geldi. ilk defa bir istanbul sonbaharında dilime dolanan şarkı son defa bir adana sonbaharında bu defa eksik bir şekilde tekrardan dolandı. 

  sanırım hayatımın da sonbaharı geldi dedim sonra içimden (bu defa içimden) demiştim. bunu ilk defa bugün hissettim. adana'ya da bana da sonbahar geldi dedim. 

içimdeki şarkı falan bitmedi aslında ama galiba bitmiş gibi (bütün bir doktora tezimde bunu anlamaya anlatmaya çalışmıştım: mış gibi yapmayı yani. oğuz atay yazabilmişti mış gibi yapmanın romanını ben de tezini yazarım onun romanları üzerinden dedim ama pek olmamıştı malum. 

başlıkta hala humour kovalamaya çalışmam... ben giderim sense of humour'um kalır / dostlar beni hatırlasın :)


şarkı da buydu 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.